Dolmabahçe Sarayı’nın tarihi ve özellikleri: Dolmabahçe Sarayı nerede, ne zaman, hangi padişah döneminde yapıldı?

dolmabahce-sarayi’nin-tarihi-ve-ozellikleri:-dolmabahce-sarayi-
nerede,-ne-zaman,-hangi-padisah-doneminde-yapildi?
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Dolmabahçe Sarayı her yıl binler yerli ve yabancı ziyaretçisini ağırlıyor. Birçok padişaha ev sahipliği yapan Dolmabahçe Sarayı, günümüzde müze olarak kullanılmaktadır. Dolmabahçe Sarayı Cumhuriyet’in ilanından sonra Mustafa Kemal Atatürk, 1927-1938 yılları arasında sarayda aralıklarla 4 yıl kalmış, çalışmalarını buradan yürütmüş ve burada vefat etmiştir. Peki, Dolmabahçe Sarayı nerede, ne zaman, hangi padişah döneminde yapıldı? İşte Dolmabahçe Sarayı’nın özellikleri ve yapım süreciyle ilgili detaylar…

Dolmabahçe Sarayı’nın bulunduğu bölge, antik çağlardan beri pek çok kez gemilerin sığındığı doğal liman görünümünde bir koy olarak bilinmektedir. Aynı zamanda, 15. yüzyılda Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethi sırasında, Haliç’e indirmek üzere gemilerini karaya çıkardığı yer olduğu da rivayet olunmaktadır. Osmanlı döneminde Kaptan-ı Derya’nın donanma gemilerini demirledikleri ve geleneksel denizcilik törenlerinin yapıldığı bu koy, 17. yüzyıldan itibaren doldurularak “Dolmabahçe” adıyla padişahların hasbahçesi konumuna getirilmiştir. 19. yüzyıla kadar bu hasbahçe içinde yaptırılan ahşap köşk ve kasırlar topluluğu “Beşiktaş Sahil Sarayı” adıyla anılmıştır.

Sultan Abdülmecid döneminde (1839-1861), kullanışsız hâle gelen Beşiktaş Sahil Sarayı yıktırılarak yerine Dolmabahçe Sarayı yaptırılmıştır. Dolmabahçe Sarayı’nın inşa sürecini Ebniye-i Hümâyûn kalfalarından (saltanat yapıları kalfaları) Karabet Balyan, Ohannes Serveryan, Nikoğos Balyan ve James William Smith; bina eminliğini 1843-1850 yılları arasında Hacı Said Ağa, bu tarihten 1856’ya kadar ise Esseyyid Ali Şahin Bey yürütmüştür.

DOLMABAHÇE SARAYI KONUMU

Dolmabahçe Sarayı, İstanbul, Beşiktaş’ta, Kabataş’tan Beşiktaş’a uzanan Dolmabahçe Caddesi’yle İstanbul Boğazı arasında, bulunan Osmanlı sarayıdır. Marmara Denizi’nden Boğaziçi’ne deniz yoluyla girişte sol kıyıda, Üsküdar ve Kuzguncuk’un karşısında yer alır. Sultan Abdülmecid tarafından inşa ettirilen sarayın yapımı 1843 yılında başlayıp 1856 yılında bitirilmiştir. Günümüzde müze olarak kullanılmaktadır. Sarayın mimar veya mimarları hakkında kesin bir bilgi olmamakla birlikte farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı kaynaklarda sarayın mimarı olarak Karabet ve Nikoğos Balyan kalfalar gösterilirken; bazı kaynaklarda ise sarayın inşaatının 1842 yılında başlayıp dönemin Ebniye-i Hassa Müdürü olan Abdülhalim Bey’in sarayın mimarı olduğu geçmektedir. Evrak ve defter kayıtları Ohannes Kalfa ile Karabet Kalfanın sarayın teknik /mimari organizasyonun başında yer aldığını göstermektedir.

SARAYDA YAŞAYAN PADİŞAHLAR

Sarayda, 1856 yılından itibaren sırasıyla; Sultan Abdülmecid (1839-1861), Sultan Abdülaziz (1861-1876), Sultan V. Murad (1876), Sultan II. Abdülhamid (1876-1909), Sultan V. Mehmed Reşad (1909-1918) ve Sultan VI. Mehmed Vahideddin (1918-1922) olmak üzere 6 padişah ile son Halife Abdülmecid (1922-1924) yaşamıştır.

Cumhuriyet’in ilanından sonra Mustafa Kemal Atatürk, 1927-1938 yılları arasında sarayda aralıklarla 4 yıl kalmış, çalışmalarını buradan yürütmüş ve burada vefat etmiştir. İsmet İnönü döneminde 1949’a kadar Cumhurbaşkanlığı makamı olarak kullanılan saray, 1984’te Osmanlı döneminde kullanıldığı gibi özgün tefrişiyle müze-saray olarak geziye açılmıştır.

DOLMA BAHŞE SARAYI’NIN ÖZELLİKLERİ

Dolmabahçe Sarayı, kıyı boyunca denize paralel uzanan ana yapıdan başka, camhane, dökümhane, kuşluk, ahır gibi çeşitli amaçlara ayrılmış bölümlerden oluşmaktadır. Bu yapılar arasında, Veliahd Dairesi ile Sultan II. Abdülhamid (1876-1909) döneminde eklenen Saat Kulesi ve Veliahd Dairesi’nin arka bahçesindeki Hareket Köşkleri de yer almaktadır.

İki normal kat ile bodrum ve musandıra katlarından oluşan ana yapı, fonksiyonel olarak üç bölüme ayrılmıştır.

Bunlar; devletin yönetim işlerinin yürütüldüğü “Mabeyn-i Hümâyûn” (Selamlık), padişah ve ailesinin özel yaşamına ait “Harem-i Hümâyûn” (Harem), her iki bölüm arasında padişahın devlet ileri gelenleriyle bayramlaşması ve önemli devlet törenleri için ayrılan “Muayede Salonu”dur. 285 odası, 44 salonu, 68 tuvaleti ve 6 hamamı bulunan saray,  monoblok bina olarak Türkiye’deki en büyük saray durumundadır. Fonksiyon ve mimari kuruluş açısından Osmanlı saray geleneğine ve orta sofa ile köşe odalı Türk evi özelliklerine bağlı kalan sarayın yapımında Barok, Rokoko, Neo-klasik gibi Batı kökenli mimari formlardan yararlanılmış; Osmanlı geleneksel sanat ve kültür ögeleri Batılı bir anlayışla yoğrularak yeni bir yoruma ulaşılmıştır.

Sarayın duvar süslemeleri ve dekorasyonunda Hereke halılar, Baccarat kristaller ve yıldız porselenler, çeşitli devlet yöneticileri tarafından gönderilen armağanlar ve Batılı ressamların yaptığı tablolar kullanılmıştır.

  • Etiketler :
  • Haberler –
  • Gündem
  • Dolmabahçe
  • Atatürk

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Dolmabahçe Sarayı’nın tarihi ve özellikleri: Dolmabahçe Sarayı nerede, ne zaman, hangi padişah döneminde yapıldı?

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

İzmir Tempo ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!